O maçta Erdoğan 4 gol attı... Takım arkadaşı anlattı

MARMARA Üniversitesi İktisadi ve Ticari Bilimler Fakültesi futbol takımında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile birlkte futbol oynayan Yavuz Başar, o günleri anlattı. Başar, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın o dönem çok iyi futbolcu olduğunu ve güzel goller attığını söyledi. Sivas'ta 1953 yılında doğan evli ve bir çocuk babası Yavuz Başar (65), uzun yıllar Sivasspor genç takım, Yüceyurtspor, Çayspor, Zaraspor formaları giydikten sonra, İstanbul'da Fenerbahçe alt yapısı ve Vefaspor'da kalecilik yaptı.

O maçta Erdoğan 4 gol attı... Takım arkadaşı anlattı - Sayfa 1

MARMARA Üniversitesi İktisadi ve Ticari Bilimler Fakültesi futbol takımında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile birlkte futbol oynayan Yavuz Başar, o günleri anlattı. Başar, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın o dönem çok iyi futbolcu olduğunu ve güzel goller attığını söyledi. Sivas'ta 1953 yılında doğan evli ve bir çocuk babası Yavuz Başar (65), uzun yıllar Sivasspor genç takım, Yüceyurtspor, Çayspor, Zaraspor formaları giydikten sonra, İstanbul'da Fenerbahçe alt yapısı ve Vefaspor'da kalecilik yaptı.

O maçta Erdoğan 4 gol attı... Takım arkadaşı anlattı - Sayfa 2

1972-1973 yılları arasında Fenerbahçe'nin alt yapısında top oynarken kaleci antrenörü olan Ilie Datcu, Yavuz Başar'i kendisine benzetip, 'Datcu' lakabını verdi. Sonrasında uzun yıllar bir ilaç firmasında çalışıp emekli oldu. Şimdi Antalya'da yaşayan ve sık sık memleketi Sivas'a gelerek hasret gideren Başar, Erdoğan'la o yıllarda nasıl tanıştığını, nasıl bir futbolcu olduğunu, unutamadığı bir maçını DHA'ya anlattı.

O maçta Erdoğan 4 gol attı... Takım arkadaşı anlattı - Sayfa 3

'ÇOK İYİ FUTBOLCUYDU': Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın gençlik döneminde çok iyi futbol oynadığını ve çok güzel goller attığını belirten Başar, şunları anlattı: "Ben İstanbul Marmara Üniversitesi İktisadi ve Ticari Bilimler Fakültesi'nde okudum. Tayyip bey, benim üniversite arkadaşım. Üniversitelerin futbol takımları arasında müsabakalar vardı. Boğaziçi, İstanbul, Yıldız Teknik, İlahiyat Fakültesi vardı. O yıllarda 5-6 tane üniversite vardı İstanbul'da. Onların futbol takımları vardı. Onlarla birlikte bir lig usulü maçlar yapılırdı. 1973 yılında okul takımı seçmeleri sırasında Tayyip Bey ile tanıştım. O zaman genç, çita gibi bir delikanlıydı, böyle uzun boylu arkadaşımızdı. Bizim o dönem saçlarımız uzunken, o kısa saçlı bir arkadaşımızdı. Pek aramıza gelip, gitmezdi. Antrenmanlara, maçlara gelirdi. Maçlarda iyi top oynardı, iyi topçuydu. Güzel goller atardı hatırladığım kadarıyla. O dönem tam hatırlamıyorum, galiba Milli Selamet Partisi'nin gençlik kolları başkanıydı. Okulda tanıştık. Son derece dürüst, çalışkandı. Vefa Stadı'nda İlahiyat Fakültesi ile maçımız vardı. Çamurlu, yağmurlu, soğuk bir havaydı. O maçta 4 tane gol atmıştı Tayyip Bey. Ben de 1 tane gol yemiştim, unutamam hiç. Yani son derece iyi ve kaliteli bir topçuydu."

O maçta Erdoğan 4 gol attı... Takım arkadaşı anlattı - Sayfa 4

'VEFALI BİR ARKADAŞ': Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın vefalı bir arkadaş olduğunu, her yıl Cumhuriyet balolarında üniversite arkadaşlarını sarayda topladığını ve yakından ilgilendiğini söyleyen Yavuz Başar, şöyle konuştu:



"Birkaç tane zaten üniversite arkadaşı vardır. Bunları bir araya toplar, sağolsun. Bizi Cumhuriyet balolarına, saraya davet eder. Tabi biz de onu kıramayız, gideriz. Bizlerle ilgilenir, dertlerimizi sorar. Yapabileceği bir şey olursa yapar, bizim de yapabileceğimiz bir şey olursa yaparız. Son derece de insanları seven, herkesi birebir tanıyan bir hafızaya sahiptir. Evet kolay değildir Cumhurbaşkanı olmak, herkesin de harcı değildir. Onun için benim en çok hoşuma giden yönlerinden bir tanesi de son derece vefalı olmasıdır. Her gittiğimiz yerde araştırır, sorar, selam gönderir veya onun geleceği yerlere gidebilirsek, ulaşabilirsek, kendini görür, hatrını sorarız, sormak için de uğraşırım. Antalya'ya geldiği zaman kendisine ulaşmaya çalışırım. En azından ulaşamasam bile o partinin ya da belediye başkanlığı binasında beklerim. Bir iki dakika da olsa ayakta görüşme şansım olur. Ben de kendisini seviyorum. Son derece kaliteli, son derece başarılı buluyorum kendisini."